bundan 20 ay önce çok samimi bir arkadaşıma iş kurmak amacı ile 20,000 lira verdim.bu paranın sadece 11.000 ve 3.800 lirasını banka hesabımdan parayı verdiğim kişinin ismine havale yaptım.lakin ortada ne kurulan iş var ne de para.çok eski bir arkadaş olduğu için mahkeme seçeneğini şimdiye kadar hiç kullanmak istemedim.ama bu seçeneksiz de parayı alabilecekmişim gibi görünmüyor.devamlı vereceğim diyor ama hep laf.parayı isme havale yaparken iş kurmak şartı diye bir ibare düşmedim.o an için böyle birşeyden haberim bile yoktu.parayı iş kurmak amacı ile verdiğime en az 5 kişi şahit gösterebilirim.ve bu 5 kişinin birbirleri ile hiçbir tanışıklıkları yok.ben bu parayı mahkeme yolu ile alabilir miyim? borçlar hukukuna göre bu parayı alamasam bile ceza hukukunda bu olayın bir yeri ve cezası var mıdır? ilginize şimdiden teşekkür ederim.
İcra takibi başlatın belki korkar öder ama itiraz ederse, isme açıklamasız gönderilen banka havaleleri yargıtay içtihatlarına göre alacak iddasında bulunacağınız belgelerden değil. Ceza davasına gelince bence ortada tck ya göre bir suç unsuru yok. Tavsiyem güzellikle paranı kurtarmaya bak yada senet falan almaya bak.
Öncelikle sayın griffon geçmiş olsun artık bu devirde arkadaş ahbab hatır kalmadı iyiniyet böyle suistimal edilir oldu siz paranızı kaybettiniz ama daha önemlisi insanlık kayboluyor.
Sayın karakas2 İcra mekanizması insanları korkutmak içinmi yoksa alacağı tahsil amacı ilemi kuruldu...
Konuyu ve cevabı iyi okursanız neden öyle bir cümle kurduğumu anlarsınız. İcra dairelerinin niçin kurulduğunun bilincindeyim. burda icra dairelerinin konumunu değil soru soran arkadaşın derdine bir çare olurmuyuz diye cevap yazıyoruz beğenirsiniz veya beğenmezsiniz o sizin düşünceniz.
Konuyu ve cevabı iyi okursanız neden öyle bir cümle kurduğumu anlarsınız. İcra dairelerinin niçin kurulduğunun bilincindeyim. burda icra dairelerinin konumunu değil soru soran arkadaşın derdine bir çare olurmuyuz diye cevap yazıyoruz beğenirsiniz veya beğenmezsiniz o sizin düşünceniz.
Ne bu sinir bu hiddet üstadım önce cevabınız için teşekkür ederim.
Evet konuyu ve cevabınızı çok iyi okudum ve anladım. Ancak hiçbir koşulda icra dairesinin korkutmak baskı altına almak gibi bir misyonu olamaz eğer borç veren değerli üyemiz işini sağlam alsaydı yasalara uygun borç verseydi bono düzenleyerek yada en azından şahitlerinde imzasının bulunduğu bir tutanağı olsaydı mağdur olmaz icra daireside onun haklarını savunurdu.
Oysa siz diyorsunuzki ver icraya korkarsa öder korkmazda itiraz ederse yargıtay kararını yazarak sonucun olumsuz olduğunu yazıyorsunuz ben buradan anladımki icra dairesi korkutan hatta tehdit eden bir kurum.
Diyebilirsinizki üyemiz mağdur olmuş yazık küçük bir ihtimalde olsa değerlendirmesi amacı ile yol gösterdim evet haklisınız.
Peki bu arkadaş yarın icraya verse ve borçlu olan arkadaşda buraya üye olup şöyle bir soru sorsa...
Bir arkadaşımdan 2 yıl önce 20.000 lira borç aldım. Hiç bir şekilde ne senet nede yazılı bir belge yoktu ben belli bir süre bu parayı kullandım daha sonra bu parayı elden ödedim arkadaşımda çok samimi ve eski arkadaşımdı. Şimdi bana verdiği paranın bir kısmını banka havalesi ile verdiği için delil göstererek beni icraya vermiş parayı tekrar istiyor dese ona cevabınız ne olur.
Çok iyi bilirsinizki yasal haklarımızı kullanabilmemiz için yasal yükümlülüklerimizi yerine getirmeliyiz.
Benim kanaatimse yargıyı korkutmak için değil hakkımızı korumak için kullanmalıyız. Tekrar sizden özürdiler amacımın sizi sinirlendirmek olmadığını belirtmek isterim. Umarım birbirimizi daha iyi anlarız
SAYGILAR
Üstadım rica ederim, sinirlenmedim. Diğer arkadasda bu siteye üye olup, dediğiniz gibi konuyu aktarırsa onada yargıtay kararlarından örnek vererek, açıklamasız olarak bankadan havale edilen paranın bir bakiye borç ödemesi olarak kabul gördüğünü söylerim. Ama bu sitede, aldım ödemiyorum veya artı niyetli olan kişilere ben şahsım olarak cevap yazmıyorum. soruyu soran arkadaşım bir hata yapmış parasını nasıl geri alabileceğini soruyor, hukuk açısından işi zor ancak her insan hukuku iyi bilecek diye birşey yok, belki itiraz etmez, belki icra gelmesinden çekinir ve arkadaşın parasını bi şekilde ödemek ister. haa şunu da belirtmemde fayda var ben şahsım olarak icra gelmesinden son derece korkarım ,bir yere borçlanırken kırk kere düşünürüm. Dürüstce hayatını idame ettiren herkesde evine icra gelmesinden korkar. Peki borçlu neden borcunu zamanında ödemezde icraya verildiğinde başka yerden borç bulup harç bulup icra dosyasının borcunu öderler. Bunun tek nedeni icra memurlarının kapılarına dayanmasından korktukları içindir. Bu tip siteler kuruldukça insanlar bu tip sitelerde ve sitemizde olduğu gibi düzeyli tartıştıkça umudum daha bilinçli ,yasal hak ve sorumluluklarını bilen toplum olacaz. Bu nedenle bu siteyi kuran emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Nazik cevabınız için teşekkür ederim. Elbetteki buradan taciz etmeden belli bir hoşgörü çerçevesinde düzeyli tartışmalar şüpesiz çok faydalı oluyor. her ne kadar ikimiz konuşuyor gibi olsakda yüzlerce kişi biraz daha bilgi sahibi olarak haklarını daha iyi takip etmekte (kendi adıma bende çok bilinçli bir vatandaş değilim) az çok öğrendiklerim sizin sayenizdedir.
Son mesajınızda sizinle aynı fikirdeyim aldım ödemeyecem demek bi nevi hırsızlık gibidir.
Elbette icra kötü birşey ALLAH kimseyi icraya düşürmesin adeta bir felakettir. Aslında benim sözlerimi şu şekilde düzeltebiliriz. İcradan hacizden korkulmalıdır ama icra ile korkutmak doğrı değildir. Sanırım bu daha mantıklı olur.
Şu şekilde kendimden özetleyeyim icra ile korkutma konusubu üyelerimiz ne demek istediğimi daha net anlar.
Ben sağlığımı kaybederek özürlü kalan bir vatandaşım. yaklaşık 15 senelik bir saygın bir ticari hayatım vardı gerek toptancılarla gerek bankalarla öyleki sadece bir telefonla taşıt kredisi müracaatım olup sadece imzaya giderek kredim çıkmıştır. Ben istemeden dahi kredi kartları gelmiştir.
2005 yılındaki rahatsızlığım bütün herşeyi altüst etti işler kontrolden çıkmaya başladı ben ise zaten sağlığmı kaybetmişim moral yok işlere asılamadım yalan yok toparlamaya çalışmadım. tüm alacaklılarımla irtibata geçtim şahışlar gayet olgunluk gösterdi toptancılara olan borçları yapılandırıp onlarında iyi niyetini görerek son bi gayret tüm borcumu ödedim.
Ama kart gönderen bankalar malesef dinlemediler bile astığı astık kestiği kestik icra ile korkutmak ne demek resmen tehdit. Bunaldım artık yıprandım artık sağlıklı biri değildim param yoktu dahada kötüsü işim yoktu artı bankalar canımdan bezdirdi korktum icradan korkmak ne kelime it gibi tırstım o zaman 12 ve 8 yasında 2 çocuğum vardı onlar için bile anlamsız şeyler kurdum kafamdan sonuç intihar teşebbüsü ama olmadı ölemedim bile. Artık zayıf çaresiz yılgın bitgin bir zavallı idim. Sonrasında o meşhur korkunç icra geldi hacizler başladı ve insan korkuyada alışıyormuş alıştım bir çocuğu çok döversen dayak arsızı olurya bende icra arsızı oldum. Neyse artık kanıksadım bu hayatı malülen emekli oldum 460 lira maaş alıyorum bu maaşla bankalara anlaşarak uzun vadede ödemeyi taahhüt ediyorum kabul etmiyorlar. Hala haciz diyorlar oysaki daha önceki haczettiklerini satıp kurtulamadılar.
İşte üstadım bu yüzden korkutmak işe yaramıyor bankalarla benim şartlarımda ne zaman anlaşırsak o zaman bu borç ödenmeye başlayacak. Hacizmi onlar haciz etsin ben hemen 2. el mağazasına gidip 50-100 tl bitane daha alırım.
hacizden zaten en çok kazanan 2. el alıp satanlar
çok uzattım kusura bakmayın saygılar.
açıklamasız banka dekontunun bi anlam ifade etmediğini ben biliyorum.bunu tecrübe etme şekli benim açımdan çok acı oldu bu başıma gelen ile.bu da benim bazı şeyleri eksik bilmemden kaynaklanıyor.işte bu noktada hukuk devreye girmiyor mu? benim haklarımı savunması gerekmiyor mu bu noktada.elbette savunurken diğer insanı da düşünmeli ama benim bu parayı ne için ne şekilde verdiğim konusunda şahitlerim var iken nasıl olur da beni bir kenara atarak beni mağdur eden insanı koruma yoluna gider hukuk.bir vatandaş olarak evet o parayı verirken neler yapacağımı bilmeliydim ama allaşkına söyler misiniz bana çok aristokratik bir toplumda yaşıyoruz da bir tek ben mi eksik bilgi ile bir işe kalkıştım.benim de eksik bileceğim şeyler olmayacak mı.hiç hata payım olmayacak mı?şimdi hukuk kimin yanında nasıl herkese eşit mesafede olduğundan bahsedebiliriz.banka dekontunun üzerindeki ''iş kurulması kaydı ile'' yazısını muhattap alacak hukuk ama canlı kanlı nefes alan şahitleri hiç sayacak.bu bana çok manasız geliyor.üstelik bu şahitler de öyle paspal tipler değil.biri çırçır fabrikası olan herkesin saydığı bir işadamı diğeri banka müdürü biri de bir giyim sanayiisinin müdürü.hiçbiri de yalancı şahitlik yapacak bir konumda değil.diğer taraftan bir konuda yanlış anlaşılmışım.ben arkadaşıma parayı iş kursun diye vermedim iş kuralım diye verdim.yaşça benden büyük olduğu için,saygı duyduğum ve inandığım için kontrolü ona bıraktım ve bana dediği miktarı verdim.sözde nerelere harcama yaptı ise benim payıma düşeni verdim.bu nasıl oluyor da dolandırıcılığa girmiyor ceza hukukuna göre.benim hukuğu uzun uzun eleştirmek gibi bir niyetim yok.görülüyor ki atalarımız doğru söylemiş minareyi çalan kılıfını uydurur diye.insanların gözünü açmaya çalışmışlar böyle insanları öngörerek.hiçbirşey görüldüğü gibi değildir.ve sevgili uçucu elbette dediklerinize katılıyorum insanlığın kalmaması vs. ama dünyada hiçbir toplum yoktur ki başından beri insan olsun.hangi toplumu serbest bırakırsanız o toplumda da aynı şeylerin olması işten bile değildir.ancak edinilmiş belirli bir disiplin ve o disiplinin getirdiği aile ahlakı kirlenmeyi ve bozulmayı geciktirir hepsi bu.o disiplin ve disiplinin oluşturduğu aile ahlakı ise işte konulan kanunların doğru bir şekilde uygulanması ile elde ediliyor.insanlara şundan bundan şikateçiyim dediğiniz zaman üstüne gidiyorlar.sokak köpeğinin sabaha kadar havlayarak uyutmadığı cerrahlar sabah kalp ameliyatına uykusuz girmiyor o ülkelerde.çünkü sokakta havlayacak başıboş köpek bile yok.biz burdan yazalım çizelim ne fayda.sonra gazetelerden okuyoruz falanca adam şu alacağından dolayı çıkan kavgada katil oldu veya öldürüldü.işte olacağı bu.öyle saça böyle tarak.sizlere gösterdiğiniz ilgiden ve yazma zahmetinizden dolayı çok ama çok teşekkür ederim.benim beklentim en azından ceza hukuğunda yeri olması idi bu dolandırıcılığın.
bir konuda yanlış anlaşılmışım.ben arkadaşıma parayı iş kursun diye vermedim iş kuralım diye verdim.yaşça benden büyük olduğu için,saygı duyduğum ve inandığım için kontrolü ona bıraktım ve bana dediği miktarı verdim.sözde nerelere harcama yaptı ise benim payıma düşeni verdim.bu nasıl oluyor da dolandırıcılığa girmiyor ceza hukukuna göre.
Satır arasındaki bu sözünüz üzerinde durarak belki yapılacak bişey olabilirmi acaba
Doğrusu dolandırıcılık sebebi ile ceza davası söz konusu olurmu bilmiyorum
ama o yaptığı masrafları nerelere yaptı ise belgelendirmeniz halinde makbuz dekont yada mal alım faturası gibi.
beraber ortak iş kuracaktık benim vakit darlığı ve prosedürü bilmediğim için işlemleri o yaptı bende yapılan masraflara ortaklık payı oranında üzerime düşen payı bir kısmını elden bir kısmınıda banka havalesi ile ödedim diyerek o bahsettiğiniz kalbur üstü şahitleri dinleterek belki sonuca gidebilirsiniz. Belgeler çok önemli söz uçar yazı kalır mantığı.
Umarım alacağınızı tahsil edersiniz.
Ancak şunuda belirteyimki..
Arkadaşınız bu durumda aldığı parayı inkar etmez kabul eder ve beraber kuracağınız iş için harcadığını ama iş hayatının başarılı olamadığını belirtip hep zarar ettik ve sonucunda iflas ettik derse.
Sonuçta iş hayatı kar etmekde var zararda. iflas etmekde büyümek kadar olağandır o zaman ne olur nasıl karar verilir acaba.
Tabi bu bi senaryo gibi oldu böyle olursa şöyle olur diye siz alacağınızdan vazgeçecek değilsiniz yasal haklarınızı kullanarak takip etmelisiniz.
SAYGILAR
Konu uçucu tarafından (26-01-2010 Saat 19:10:27 ) de değiştirilmiştir.
Esas: 2008/6337
Karar: 2009/2466
Karar Tarihi: 30.03.2009
MENFİ TESPİT DAVASI - SENET BEDELİNİN ÖDENDİĞİ - DEKONTLARIN TARİHLERİ SENEDİN VADE TARİHİNDEN SONRA OLMASI - KURAL OLARAK HAVALENİN BİR ÖDEME VASITASI OLDUĞU - İSPAT KÜLFETİNİN TAYİNİNDE HATA
ÖZET: Davacı, dava konusu senet bedelini ödediğini iddia etmiş ve buna ilişkin banka havale dekontları sunmuştur. Dekontların tarihleri senedin vade tarihinden sonra olup, içeriklerinde <senet karşılığı> açıklamaları bulunmaktadır. Kural olarak havale bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesi amacıyla yapıldığının kabulü gerekir.
(4721 S. K m. 6) (1086 S. K m. 287) (2004 S. K. m. 72)
Dava ve Karar: Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Dava, takibe konu 20.09.2001 tarihli ve 3500 USD bedelli bononun ödendiği gerekçesiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davalı vekili, davalının dayandığı dekontların dava konusu bono ile ilgisi olmadığını, bu ödemelerin takibe konu senetler dışındaki borçlar için yapıldığını, taraflar arasında birden fazla alacak ilişkisi, yani birden fazla senet olduğunu, ödemelerin davaya konu senetlere ait olup olmadığının belli olmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, kanıtlanamayan davanın reddine, tedbir kararı olmadığından tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, dava konusu senet bedelini ödediğini iddia etmiş ve buna ilişkin banka havale dekontları sunmuştur. Dekontların tarihleri senedin vade tarihinden sonra olup, içeriklerinde <senet karşılığı> açıklamaları bulunmaktadır. Kural olarak havale bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesi amacıyla yapıldığının kabulü gerekir. Davalı, iddiaya konu ödemelerin dava konusu senetle ilgisi olmayıp, başka bir alacakla ilgili olduğunu savunmuştur. Bu durumda yapılan ödemelerin başka bir alacağa yönelik olduğu yolundaki savunmasını davalı yazılı delillerle kanıtlamalıdır. Başka bir ifade ile somut olayda ispat külfeti davalı taraftadır. Mahkemece bu yönler gözetilmeden, ispat külfetinin tayininde hataya düşülerek ve icapsız yemine de dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Haziran ayından itibaren 5 ay boyunca banka üzerinden bir sahisa 150 bin TL para gönderdim. Gönderim kısmına sadece borç yazdım. Ve gonderdigim şahıs...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Bandrolsüz Makaron
23-05-2024, 15:05:12 in Ceza Hukuku