2010 Yılında Yeni Alman Kanunları :

Almanya 2010 yılına yasa değişiklikleri ile girdi - Yeni Alman kanunları ile Almanya'da 2010 yılında neler değişiyor?

Almanya 2010 yılına kanun değişiklikleri ile girdi; Çocuk Parası çocuk başına 20 Euro artırıldı. Ailelere ilk iki çocuk için ayda 184 Euro ödenecekken, bu miktar üçüncü çocuk için 190 Euro’ya çıkarıldı. Çocukları ile yalnız yaşayan kişilerin mali ve hukuki açıdan durumları iyileştirilecek. “Kurzarbeitergeld” uygulaması 18 ay uzatıldı. 400 Euro’ya kadar geliri olanların aile fertleri hastalık sigortası ücretinden muaf tutulacaklar. Bankalar borçlu kişilerin hesaplarını artık bloke edemeyecek.

Almanya 2010 yılına bir dizi kanun değişikliğiyle girdi. 15 Aralık 2009 tarihine kadar çoğunluğu Hıristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) tarafından Federal Meclis’e getirilen 187 kanundan 162’si onaylanarak yürürlüğe kondu.

Kanun değişikliklerinin çoğu 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi. Aile, sağlık, ekonomi ve istihdam politikalarından iç ve Avrupa politikalarına kadar birçok yasa değişikliği Alman vatandaşlarını doğrudan etkileyecek. ZAMAN gazetesi bu mevzuat değişikliklerinden en önemlilerini 8 ana başlık altında değerlendirdi.

1- Çocuk nafaka parası arttırımı ile aile destekleniyor
Almanya'da 5 yaşını geçmeyen çocuklara ödenen aylık nafaka miktarı 117 Euro’dan 133 Euro’ya çıkarıldı. 6 ila 11 yaşları arasındaki çocuklara ödenen miktarda ise 22 Euro’luk artış yapılarak aylık nafaka miktarı 180 Euro’ya yükseltildi. Boşanan eşlerden nafaka ödemekle mükellef olan ebeveyn çocuklarının bakımını üstlenen eşe yukarıda belirlenen nafaka miktarını eğer maddi sebeplerden dolayı ödeyemez veya ödemeyi reddederse devlet aynı nafaka miktarını çocuklara bakan eşe ödeyecek ve aynı zamanda da mevcut miktarı nafaka vermemekte direnen taraftan alabilmek için ise devreye girecek. Çocuklarıyla yalnız yaşayan kişilerin mali ve hukuki açıdan durumları iyileştirilecek.

2- EKONOMİ hakkındaki yeni Alman Kanunları :
Almanya'da Küresel mali krizle mücadele kapsamında kabul edilen Kalkınmayı Hızlandırma Kanunu’nun hedefinin ekonomiyi canlandırma olduğunun altını çizen Birlik Partileri / Liberaller koalisyon hükümeti, mevcut yasanın işverenler başta olmak üzere vatandaşların cebine 2014 yılına kadar toplam 8,5 milyar Euro bırakacağını savunuyor. Özellikle çocuklu ailelerin teşvikinin merkez alındığı yeni uygulamada çocuklu aileler için belirlenen yıllık vergi muafiyet miktarı da 7 bin 8 Euro’ya yükseltildi. Çocuk Parası ise çocuk başına 20 Euro artırıldı. İlk iki çocuk için ayda 184 Euro ödenecekken, bu miktar üçüncü çocuk için ise 190 Euro’ya çıkarıldı.

Alman Kalkınmayı Hızlandırma Yasası ile diğer alanlarda da ekonomik canlanma bekleniyor. Buna göre, 1 Ocak’tan itibaren otellerin ve pansiyonların devlette ödediği Katma Değer Vergisi miktarı da belirgin oranda aşağı çekilerek yüzde 19’dan 7’ye düşürüldü. İşletmelerin devlete ödedikleri faiz miktarlarında da gevşetmeler yapıldı. Ayrıca ev sahipleri kiraya verdikleri gayri mülklerde yaptıkları tamirat ve tadilat çalışmalarını eskiye göre daha fazla oranda vergiden düşebilecekler. Bunun yanı sıra ise mirasçılara da vergi kolaylıkları getirildi. Yeni uygulamaya göre artık sadece birinci derece yakınlardan eş ve çocuklara vergi kolaylıkları uygulanmayacak, işletmeleri devralan kardeşler, amca-dayı ve yeğenler de aynı kategoride değerlendirilecek. Bu kişilere yüzde 15 ila 43 arasında kademeli bir vergi tarifi uygulanacak. İşletmelerin mirasçılara devri ise kolaylaşacak.

3- İSTİHDAM konusundaki Yeni Alman Mevzuatı :
Almanya'da kısa süreli işler için ödenen “Kurzarbeitergeld” uygulamasının 1 Ocak’tan itibaren 18 ay uzatılması kararlaştırıldı. İşverenlere farklı güvencelerin verildiği uygulamanın devam edebilmesi için firmalara kısa süreli iş anlaşmalarını iptal etmemeleri şartı getirildi. 2009 yılından itibaren mevcut teşviki almaya başlayanlara ödenen teşviklerin süresi ise 24 ay uzatıldı. Kurzarbeit teşviki 31.12.2010 tarihinde tamamen sona erecek.

4- İÇ POLİTİKA hakkındaki yeni Alman Yasaları :
Kişisel verilerin daha sıkı korunması güvence altına alındı. Örneğin bir kişinin ismi, mesleği, ikametgah adresi ve doğum tarihi gibi kişisel verilerinin bir kuruma aktarılabilmesi için ilgili kişinin bilgilendirilmesi şarta bağlandı. Diğer taraftan bir kişinin ekonomik durumunun kredi çekmeye müsait olup olmadığı veya olası kredilerini geri ödemeye ehil olup olmadığını araştıran Schufa uygulaması da (kişisel bilgilerin kayda geçirildiği kurum) şeffaflaştırılacak. Mevcut Schufa bilgileri kredi çekmek isteyen şahısların lehine başka takviye bilgilerle de desteklenecek. Bundan başka ise askerlik yapmayı reddedip herhangi bir kurumda sivil hizmette bulunmak isteyenlerin göreve başladıktan sonra en geç beş hafta içinde çalıştıkları kurumdan kaç para alacakları ve kendilerine ayrıca devletten kaç para teşvik verilebileceği konusunda detaylı bilgilendirilmeleri zorunlu hale getirildi.

5- SAĞLIK sektöründe Yeni Alman Kanunları :
2008 yılında Bakım Sigortası’nda yapılan reformlar kapsamında bu alandaki primlerde bir kez daha artışlar yapılacak. Buna göre, hastaneye ambulanslarla sevkıyatları veya hastanelerde kalmadan yapılan muayeneleri kapsayan hizmetlere ödenen ve 1. bakım kademesi olarak adlandırılan aylık primler 420 Euro’dan 440 Euro’ya yükseltilecek.
2. bakım kademesini kapsayan hizmetler için ödenen aylık 980 Euro’luk miktar ise bin 40 Euro’ya, 3. bakım kademesi için ise bin 470 Euro’dan bin 510 Euro’ya yükseltilecek. 1. kademedeki Bakım Parası ise aylık 215 Euro’dan 225 Euro’ya çıkarıldı. Diğer kademelerde ise şu artışlar kaydedildi: 2. kademe aylık 420 Euro’dan 430 Euro, 3. kademe aylık 675’den 685 Euro. Hastanelerde tedavi olanlar için ödenen miktar ise bin 470 Euro’dan bin 510 Euro’ya yükseltildi. Özel vakalar için ise aynı alandaki artış ise bin 825 Euro olarak tespit edildi.
Diğer taraftan bakım evlerinde kalan yaşlıların hakları da güçlendirildi. Nisan 2010’dan itibaren yürürlüğe girecek yeni kanun ile yaşlılar bakım evlerinde kendilerine verilen hizmetler hususunda kendi hastalık sigortaları tarafından da detaylı bilgilendirilecekler. Bakım evlerinden memnun kalmayanlar ise istedikleri takdirde bu kurumlarla imzaladıkları anlaşmaları kolaylıkla feshedebilecekler.
Bundan başka ise 400 Euro’ya kadar geliri olanların aile fertleri hastalık sigortası ücretinden muaf tutulacaklar. Ayrıca, Yeni Gen Araştırmaları Kanununa göre ise, kişilerin genleriyle ilgili tıbbi araştırmalar sadece kişilerin bilgisi dahilinde ve yalnızca hekimler tarafından yapılabilecek. 18 yaşından sonra ortaya çıkan hastalıklarla ilgili ise hiçbir şekilde gen araştırması yapılamayacak. Bazı işverenlerin ise işe alım için kişilerin sağlıklı olup olmadıklarını tespit ettirmek için yaptırdıkları araştırmalar da yasaklandı.

6- Alman hukukunda TÜKETİCİLERİ KORUMA kanunu değişiklikleri :
1 Haziran 2010’dan itibaren internet üzerinden yapılan alışverişlerde satın alınan mallar artık 4 değil 2 haftaya kadar geri iade edilebilecek. İnternet yoluyla yapılan dolandırıcılıklarla ise daha etkin mücadele edilecek.
Diğer taraftan farklı kurumlara olan borçlarından dolayı bankalardaki hesapları dondurulan veya hesapları istem dışı kapatılan kişilerin hakları da güçlendirildi. 1 Ocak tarihinden itibaren bankalarda ciro hesapları olan kişilerin hesapları bankalar tarafından artık bloke edilemeyecek. Bankadan para çekmesi engellenerek mağdur olan kişilere yeni uygulamaya göre bankalar iflastan korunmaları için bu kişilere yeni hesaplar açmak zorunda kalacak. Bankalar daha sonra ise kişilerden çektikleri paraları tahsis edecek.

7- AVRUPA POLİTİKALARI hakkındaki yeni Alman Yasa değişiklikleri :
Avrupa Birliği (AB) üyeleri arasında yaklaşık 9 yıldır süren zorlu müzakereler sonucunda Lizbon Anlaşması nihayet 1 Aralık 2009 tarihinden itibaren yürürlüğe kondu. Mevcut kanun, üye ülkelerin parlamentolarına farklı alanlarda daha fazla yetkiler tanıyor. AB’deki karar verici kurumları reformize etmeyi öngören Lizbon Anlaşması, birliği “daha demokratik, daha şeffaf ve daha salahiyetli yapmayı hedefliyor”. Personel değişiklikleri ile yeniden yapılandırılmaya çalışılan AB, dış politikada da ‘tek ses’ olarak konuşmak istiyor. Anlaşma ayrıca AB vatandaşlarına daha fazla siyasi katılım hakkı tanıyor. Lizbon Anlaşmasını imzalayan Almanya’da da Avrupa politikaları alanında AB’de kararlaştırılan yasa değişikliği yeni yılda yürürlüğe girecek.

8- ÇEVRE konusunda Yeni Alman Yasaları :
Çevre bakımı ve korunması alanlarında kapsamlı kanun değişiklikleri yapıldı. Örneğin Alman Su kaynaklarını koruma kanunu yeniden düzenlenirken, zararlı ışınlardan korunmak için bir dizi yeni uygulama ise yürürlüğe kondu. Diğer taraftan kullanılmış pil veya araba ve elektronik eşya akülerinin özel olarak toplanarak normal çöplerle karıştırılmaması yönünde alınan önlemler artırılarak bu alandaki denetimler sıklaştırılacak. Bu ürünleri üreten veya ithal eden işletmeler Çevre bakanlıkları tarafından sıkı denetime tabi olacaklar.

Almanya'da 75 Watt’tan daha büyük ampuller yasak
Eylül 2010’dan itibaren 75 Watt’ın üzerinde olan ampuller piyasaya sürülemeyecek. Bundan başka ise yeni ekoloji yönetmeliğine göre elektrikli ev ve büro aletlerinin üretimi de sıkı kontrollerden geçecek. Mevcut aletlerin elektrik kullanımında tasarruflu olmalarına dikkat edilecek.

Almanya'da 2010 Yılında elektriğe yüzde 16 zam bekleniyor
Almanya'da yapılan hesaplamalarda elektriğe son 1 yıl içinde yüzde 6.8 oranında zam geldiği, bunun sonucunda ise ortalama 51 Euro daha fazla ödendiği öğrenildi. öte yandan Almanya'da 2010 yılında elektriğe yüzde 16 oranında zam beklendiği açıklandı.
2009'un sonuna gelinirken tüketicilerin 2008'e göre elektriğe 2.1 milyar Euro daha fazla ödediği hesaplandı. 4 kişilik bir aile yılda ortalama 3 bin 500 kilovat saat elektrik tüketirken bu miktar için 2008 yılında 753 Euro ödediler.Aynı aile 2009'da ise ortalama 804 Euro ödedi.
Elektrik fiyatlarının 2010 yılında da artmaya devam edeceği şirketlerinin yüzde 75'inin 2010'da elektriğe yüzde 16'ya varan oranda zam yapacağı belirtildi.
Almanya'da etkili olan ekonomik kriz ülke genelinde elektrik tüketim oranlarını da geriletti. Tüketim Araştırmaları Topluluğu özellikle artan enerji fiyatlarının tüketimde gerilemeye sebep olduğunu açıkladı. Aynı zamanda iş piyasasında kriz yaşanmasından dolayı tüketicilerin para harcamak yerine tasarruf eğiliminde oldukları belirtildi.
GfK önümüzdeki Ocak ayında tüketimin Aralık ayına oranla azalacağı tahmininde bulundu. Bunun gerçekleşmesi halinde Almanya'da üst üste tüketim oranlarında gerileme yaşanmış olacak.

Kaynak: OKTAY YAMAN, BERLIN - Zaman Gazetesi