Hayattan, sahte insanlardan, yalan düşlerden, yalancı gülümseyişlerden...
Gündüzleri sevmiyorum işte.. geceleri ve gecelerin içinde kaybolmayı seviyorum...o zaman kimse maske takmıyor yüzüne... gecenin karanlığı çökünce şehirlerin üstüne herkes maskelerini duvara asıyor.. saklamıyor gerçek yüzlerini ... maskelere kısa bır süreliğinede olsa vedalar başlıyor.. gün doğumuna kadar bile olsa...
O an insanları görebiliyorum.. acılarını, hüzünlerini, neşelerini görebiliyorum.. ve bende gizlemiyorum... gizlenmiyorummm...
İnsanların yüzündeki ifadeleri okuyabiliyorum.. maskeler kadar soğuk değil mimikleri.. maskeler kadar cansız değil duyguları.... acı da olsa yüzlerindeki.... gerçek duygular çıkıyor sahtelerin yerini doğrular alıyor...
Yoruldum artık..
Kendi payıma düşen ölümlerden....
Ölümlerin içinde yaşam savaşı vermekten... karanlığın içinde bir ışık tutmaya çalışmaktan yoruldum artık...
Keşke hep çocuk kalabilseydi düşlerim.. bari onlar kirlenmeseydi... kırılmasaydılar... artık ne düşlerim var ne de düşlediklerim yanımda...
Herkesten ve her şeyden uzakta bır parkın kırık salıncağında kendimi eyliyorum.... kendime "hayatın her şeye rağmen güzel olduğuna dair " yalanlar söylüyorum...
ve sadece geceleri seviyorum bu hayatı.... yalansız olduğu için.....