+ Konuyu Yanıtla
1 den 5´e kadar toplam 5 ileti bulundu.

Konu: Çanakkale Şehitlerine

Çanakkale Şehitlerine Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Jul 2002
    Nerede
    İSTANBUL, SİLİVRİ, Türkiye.
    İletiler
    867
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Çanakkale Şehitlerine

    Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor,
    Bir HİLAL uğruna ,ya RAB, ne güneşler batıyor!
    Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
    Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer,
    Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i...
    Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi
    Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
    "Gömelim gel seni tarihe" desem sığmazsın
    Herc ü mec ettiğin edvara da yetmez o kitap...
    Seni ancak ebediyetler eder istiab
    "Bu taşındır !" diyerek Kabe'yi diksem başına,
    Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına.
    Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle
    Kanayan lahdine çeklsem bütün ecramiyle;
    Ebr-i nisanı açık türbene çatsam da tavan,
    Yedi kandilli Süreyya'yı uzatsam oradan;
    Sen bu avizenin altında bürünmüş kanına,
    Uzanırken gece mehtabı getirsem yanına,
    Türbedarın gibi ta haşre kadar bekletsem;
    Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;
    Tüllenen Mağribi ,akşamları, sarsam yarana...
    Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına
    Sen ki son ehl-i salibin kırarak savletini
    Şarkın en sevgili sultanı Selahaddin'i
    Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...
    Sen ki İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
    O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
    Sen ki ruhunla beraber gezer ecramı adın;
    Sen ki, asara gömülsen taşacaksın...Heyhat!
    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...
    Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber,
    Sana ağuşunu açmuş duruyor Peygamber
    MEHMET AKİF ERSOY

    EY ULU ATALARIMIZ !
    Medeniyet arsızı emperyalistlere, vatan sevgisinin ne olduğunu öğreten sizler,
    Bizim için öldünüz....
    Biz ise sizler için yaşayacağız.
    Bize armağan ettiğiniz aziz vatanımızı,
    Sizlere yakışır biçimde, payidar kılmak için....
    EVLATLARINIZ OLMAKTAN, ONUR DUYUYORUZ.



    Hukuki NET Güncel Haber

    Çanakkale Şehitlerine konulu yargıtay kararı ara
    Çanakkale Şehitlerine konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Dec 2006
    Nerede
    Turkiye.
    İletiler
    2.302
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Çanakkale Şehitlerine

    ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE

    Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi?
    En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,
    Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya
    Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
    Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
    Nerde -gösterdiği vahşetle- "Bu bir Avrupalı!"
    Dedirir: Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
    Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
    Eski Dünya, Yeni Dünya, bütün akvâm-ı beşer,
    Kaynıyor kum gibi... Mahşer mi, hakikat mahşer.
    Yedi iklimi cihânın duruyor karşısında,
    Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
    Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;
    Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
    Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
    Hani, tâ'ûna da zuldür bu rezil istilâ!
    Ah, o yirminci asır yok mu, o mahhlûk-i asil,
    Ne kadar gözdesi mevcud ise, hakkıyle sefil,
    Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;
    Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
    Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
    Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
    Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
    Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

    Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
    Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
    Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
    Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
    Yerin altında cehennem gibi binlerce lâğam,
    Atılan her lâğamın yaktığı yüzlerce adam.
    Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer
    O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkâz-ı beşer...
    Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak,
    Boşanır sırtlara, vâdilere, sağnak sağnak.
    Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
    Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
    Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
    Sürü halinde gezerken sayısız tayyâre.

    Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
    Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
    Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
    Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?
    Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
    Çünkü te'sis-i İlâhî o metin istihkâm.
    Sarılır, indirilir mevki'-i müstahkemler,
    Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
    Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedî serhaddi;
    "O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme" dedi.
    Âsım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
    İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmeyecek.
    Şûhedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
    O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar...
    Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
    Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
    Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
    Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
    Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i...
    Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
    Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
    "Gömelim gel seni tarihe" desem, sığmazsın.
    Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
    Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
    "Bu, taşındır" diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
    Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
    Sonra gök kubbeyi alsam da ridâ namıyle,
    Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
    Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
    Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
    Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına;
    Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
    Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
    Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
    Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
    Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.

    Sen ki, son ehl-i salibin kırarak salvetini,
    Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
    Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
    Sen ki, İslâm'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
    O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
    Sen ki, ruhunla beraber gezer ecrâmı adın;
    Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât!
    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
    Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
    Sana âguşunu açmış duruyor Peygamber.

    Mehmet Akif Ersoy

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Mar 2007
    İletiler
    13
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Çanakkale Şehitlerine

    Ruhları şad olsun..
    Bir Nusrat vardı
    Muhteşem armada üç büyük gemisini (Irrestible, Ocean, Bouve) Çanakkalenin derin sularına gömmüştü tek başına (Inflexible, Golva, Suffen) ağır yaralamıştı bunları ,tek başına yapmıştı bizim koca Nusrat.
    Ben dün Nusrati gördüm sizde görün ve bir kahramana onca yapılan eziyetin ardindan nasıl heybetli durdugunu görün pişman olmazsınız.







    Not:Olurda özel aracinizla giderseniz birgun asla aracınızı yanlız bırakmayın.

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Jan 2007
    İletiler
    475
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Çanakkale Şehitlerine

    "KINALI ALİ"

    Üsteğmen Faruk, cepheye yeni gelen askerleri denetlerken, bir yandan da onlarla sohbet ediyor, "Nerelisin?" gibi sorular soruyordu. Gözleri bir ara, saçının ortası sararmış bir delikanlıya takıldı. Yanına çağırdı ve merakla sordu: "Adın ne senin evladım?"

    "Ali, komutanım." "Nerelisin?" "Tokatlıyım, komutanım, Tokat'ın Zile kazasındanım..." "Peki evladım, bu kafanın hali ne? Saçlarının ortası neden kırmızı boyalı böyle?" "Cepheye gelmeden önce, anam saçıma kına yaktı komutanım. Neden yaktığını da bilmiyorum."

    "Peki" dedi üsteğmen. "Gidebilirisin Kınalı Ali." O günden sonra Ali'nin adı, Kınalı Ali oldu. Cephede tüm arkadaşları Kınalı Ali demekle yetinmiyor, saçındaki kınayı da alay konusu yapıyorlardı. Kınalı Ali, arkadaşlarına karşı sevecen ve dürüst tutumu sayesinde, kısa sürede hepsinin sevgisini kazandı. Bir gün memleketine mektup göndermek için arkadaşlarından yardım istedi. "Anama, babama burada iyi olduğumu bildirmek istiyorum. Ama okumam yazmam yok. Biriniz yardım edebilir misiniz?"

    Biri değil, birçok arkadaşı yardıma geldi. "Sen söyle biz yazalım" dediler. Kınalı Ali söylüyor, bir arkadaşı yazıyor, diğeri de söylenenlerin doğru yazılıp yazılmadığını denetliyordu.

    "Sevgili anacığım, babacığım hasretle ellerinizden öperim. Ben burada çok iyiyim, beni sakın merak etmeyin." Kız kardeşini, kendinden küçük erkek kardeşinin sağlığını ve hatırını sorduktan sonra, köydeki herkesin burnunda tüttüğünü ve kimsenin kendisini merak etmemesini söyledikten sonra, "Biz burada var oldukça bilesiniz ki düşman bir adım bile ilerleyemeyecektir" cümlesi ile bitiriyordu.

    Tam zarf kapatılırken, Ali, "İki üç satır daha ekleteceğini" söyleyerek, mektubun sonuna şunları yazdırdı: "Anacığım, beni buraya gönderirken kafama kına yaktın ama, burada komutanlarım da, arkadaşlarım da benle hep dalga geçiyorlar. Cepheye gitmek sırası yakında inşallah kardeşim Ahmet'e gelecek, Onu gönderirken sakın kına yakma saçına. Burda onunla da dalga geçmesinler. Tekrar ellerinden öperim anacığım."

    Gelibolu'da savaş giderek şiddetleniyordu. İngilizler, kesin sonuç almak için tüm güçleriyle yükleniyorlardı. Cephede savaşan askerlerimiz önceleri birer, birer, sonraları beşer, beşer, onar, onar şehit oluyorlardı. Gelibolu düşmek üzereydi. Kınalı Ali'nin komutanı, bu durum karşısında çaresizdi. Kendi bölüğü henüz sıcak temasa hazır değildi. Genç erlerine insan bedeninin süngü ve mermilerle orak gibi biçildiği bu cepheye göndermek zorunda kalmaması için Allah'a dua ediyordu.

    Komutanlarını düşünceli ve sıkıntılı gören Kınalı Ali ve arkadaşları, komutanlarına gidip, ondan kendilerini cepheye göndermesini istediler. Askerlerinin ısrarları üzerine komutanları daha fazla direnemedi ve ölüme gönderdiğini bile, bile bu isteklerini kabul etmek zorunda kaldı. Kınalı Ali ve arkadaşları, sevinç çığlıkları atarak cepheye, bile bile ölüme gidiyorlardı. O gün güle oynaya Gelibolu cephesinde ölümle buluşacakları yere koşan Kınalı Ali'nin bölüğünden tek kişi geri dönmedi. Gidenlerin tümü şehit olmuştu.

    Bu olaydan kısa bir süre sonra Kınalı Ali'ye anne, babasından mektup geldi. Onun yerine komutanı aldı mektubu ve buruk bir ifade ile okumaya başladı. Cepheye gitmeden önce arkadaşlarına yazdırdığı mektubuna aile adına babası yanıt veriyordu.

    "Oğlum Ali, nasılsın, iyi misin? Gözlerinden öperim, selam ederim. Öküzü sattık, parasının yarısını sana gönderiyoruz, yarısını da yakında cepheye gidecek küçük kardeşine veriyoruz. Şimdi öküzün yerine tarlayı ben sürüyorum. Fazla yorulmuyorum da. Sen sakın bizi düşünme." Babası mektupta köydeki herkesten akrabalarından haberler verdikten sonra "şimdi ananın sana diyeceği var" diyerek sözü ona bırakıyordu.

    Mektubun bundan sonraki bölümü Kınalı Ali'nin anasının ağzından yazılmıştı, şöyle diyordu anası:

    "Oğlum Ali, yazmışsın ki, kafamdaki kınayla dalga geçtiler. Kardeşime de yakma demişsin. Kardeşine de yaktım. Komutanlarına ve arkadaşlarına söyle senle dalga geçmesinler. Bizde üç işe kına yakarlar;

    1- Gelinlik kıza. Gitsin ailesine, çocuklarına kurban olsun diye.

    2- Kurbanlık koça. Allah'a kurban olsun diye.

    3- Askere giden yiğitlerimize. Vatana kurban olsun diye. Gözlerinden öper, selam ederim. Allah'a emanet olun."

  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Feb 2007
    Nerede
    Türkiye
    İletiler
    4
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Çanakkale Şehitlerine

    Merhaba ; Değişik yerlerde ve değişik ortamlarda defalarca duydum ve defalarca okudum. Hemen her defasında boğazımda yine aynı düğüm ... Eline sağlık Sayın Ergün VARDAR.

    Saygılarımla.

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Benzer Konular :

  1. Çanakkale Baro Başkanı Av. Tülay ÖMERCİOĞLU - Çanakkale Barosu
    KAMUNUN GÜNDEMİNE SIKINTI VEREN, UNUTULAN, SÜMEN ALTI EDİLEN sorunları dile getiren, bunlara karşı çıkan hükümetlerin, muhalefetin, büyük şirketlerin...
    Yazan: Hukuk Habercisi Forum: Barolar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 06-04-2011, 22:20:05
  2. ÇANAKKALE BARO BAŞKANI AV.TÜLAY ÖMERCİOĞLU - Çanakkale Barosu
        BASIN AÇIKLAMASI Hizbullah olayları, halen o günleri izleyenlerin beyninde kazınık şekilde yer etmiş olup, Yargılamalarının tamamlanamamasından...
    Yazan: Hukuk Habercisi Forum: Barolar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 10-01-2011, 13:20:05
  3. Çanakkale Baro Başkanı Av.Tülay ÖMERCİOĞLU ve Yönetim Kurulu Üyeleri Türkiye Barolar Birliğini ziyaret etti. - Çanakkale Barosu
    . Çanakkale Baro Başkanı Av.Tülay ÖMERCİOĞLU ve Yönetim Kurulu Üyeleri Türkiye Barolar Birliğini ziyaret etti. ile ilgili bu haberin...
    Yazan: Hukuk Habercisi Forum: Barolar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 07-01-2011, 23:20:14
  4. Çanakkale Baro Başkanı Av. Tülay ÖMERCİOĞLU ve Yönetim Kurulu Üyeleri Türkiye Barolar Birliğini ziyaret etti. - Çanakkale Barosu
    Çanakkale Baro Başkanı Av. Tülay ÖMERCİOĞLU ve Yönetim Kurulu Üyeleri Türkiye Barolar Birliğini ziyaret etti. ile ilgili bu haberin ayrıntılarını...
    Yazan: Hukuk Habercisi Forum: Barolar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 07-01-2011, 11:20:06
  5. ÇANAKKALE BARO BAŞKANI AV. TÜLAY ÖMERCİOĞLUNUN 21.06.2010 TARİHLİ BASIN AÇIKLAMASI - Çanakkale Barosu
    Son zamanlarda artan terör olayları 19.06.2010 tarihinde baskın neticesinde şehitlerimiz gönlümüzü kan ağlatmış olup, bizleri derinden etkilemiştir....
    Yazan: Hukuk Habercisi Forum: Barolar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 02-10-2010, 01:40:07

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.