Printable View
Ben devlet hastanesinde gece saat 22 sularında doğum yaptım, herşey çok normaldi bebeğim 3.400 gr doğmuş görünüşte sağlıklı bir bebekti..aradan 1 hafta geçti bebeğims sarılık oldu.. Ne yapıldıysa geçmedi 2.5 ay sonra tekrar dr a gittiğimizde yine sarılıktı ve yapılan tektiklerde doğuştan safra kanallarınının olmaması ( bilier atrezi ) teşhisi konuldu..amaliyat oldu sonra vefaat etti. Doğum yaptığım sırada devlet hastanesi bunu tespit edebilir miyidi?
''doğuştan safra kanallarınının olmaması''
Çocuk ana rahmine düştüğünden itibaren doğuma kadar olan kısımda , çeşitli tetkiklerle bu durum görülmeli miydi ?
Safra kanallarının olmaması Yaşamasını engelleyici bir faktör müydü.?
Tıp Bilimini ilgilendiren sorular.
Biraz ayrıntılı cevaplarmısınız nedemek istediğinizi anlamadım?
1- Bebeğinize sarılık teşhisi konmuş bir hafta içinde ve sarılık geçmemiş ve siz 2.5 ay sonra mı doktora tekrar başvurdunuz? Neden bu kadar geç başvurdunuz? Çocugunuz bu arada kilo kaybederek, sarılığı artarak hastalık sinyallerini vermiş olması lazım.Alıntı:
sevgi_01 rumuzlu üyeden alıntı
2-Bebeğinize otopsi yaptırdınız mı şüpheli, hatalı bir vefat olduğunu düşünüyorsanız? Yaptırdıysanız otopsi raporundaki ölüm nedeni ne yazıyor? Belkide ameliyat komplikasyonu sonucu vefat etti bebeğiniz?
3-Bu tür sarılıklarda tanıda gecikme olasılığı olabiliyor. Normal sarılıkla karıştırılabiliyor buda tedaviyi geciktirebiliyor. Özellikle okuduğum kaynaklara göre doğumun 2.ayından sonra bu teşhis konulursa ameliyatla tedavi başarısıda düşüyor. Çünkü 2 ay boyunca kilo kaybı bebeğin direncini ve ameliyat sonrası iyileşme hızını olumsuz etkiliyor.
4-Bebeğinize ait tıbbi dosyasını doğum yaptığınız ve bebeğinizin tedavi gördüğü kurumlardan isteyip bir uzman pediatristle incelemeniz faydalı olcaktır. Uzman süreç nasıl gelişmiş tıbbi dosyadan anlayabilir ve size doğru yönlendirebilir.
Geçmiş olsun, başınız sağolsun.
Başınız sağolsun. Bu ameliyatları ben de yaptığım için cevabım tatmin edici olacaktır sanırım. Fizyolojik sarılık pek çok bebekte görülen 10 güne kadar kendiliğinden geçen ve kandaki bilirubin değeri belli sınırı aşmazsa tehlikesiz bir durumdur. Eğer bir aya kadar sarılık devam ediyorsa bunun araştırılması gereklidir. Buna neden olabilecek durumlardan biri de safra yollarının gelişmemiş olmasıdır. Bunun araştırılması için siz bebeği doktora götürüp "sarılığı geçmedi" demelisiniz. Eğer bunu yaptıysanız (bebek bir aylık olduktan sonra) ve doktor araştırmadıysa kusurludur. Bunun dışındaki durumlarda şikayetçi olmanızın bir faydası olmaz. "Ne yapıldıysa geçmedi" diyorsunuz. Bunu açmanız gerekli, bir aylık olduğu halde geçmediyse araştırılması gerekirdi.
Gelelim ameliyata. Bu hastaların bir kısmında karaciğer içinde de safra yolları gelişmediğinden ameliyatın bir yararı olmaz. Nakil gerekir. Diğerlerinde ameliyat ne kadar erken yapılırsa o kadar iyi sonuç alınır. 2,5 ay çok geç sayılmaz, o nedenle bebeğinizin ilk gruba girdiğini sanıyorum. Kesinlik için otopsi gerekir, hastane kayıtları yeterli olmaz.
Sonuç:Eğer bir aydan sonra doktor takibinde olduğunuz halde gerekli araştırmalar yapılmadıysa ve şikayetçi olursanız, araştırılmadığının yazılı kanıtı hakim tarafından kabul edilirse ve bilirkişi de onay verirse ölümün geç kalmaya mı yoksa hastalığın seyrine mi bağlı olduğunu anlamak için otopsi gerekecektir. Bunu göze alıyorsanız uğraşın, ama otopsi sonucunun lehinize çıkma şansı tahminen 1/5. Karar sizin...
Teşekkür ederim,benim konum anlattığım gibi, ama daha farklı bir şekilde de sorularım var yardımcı olabilir misiniz?
Yardımcı olmaya çalışırım.
efendim aslında "acaba devlet hastanesininde ihtimali varmıdır die sadece düşündüm",(sorunum o değil )benim bebek 7 günlükken yapılan kan tahlilinde sarılık çıktı,değerini hatırlmıyorum,uzun zaman oldu..ve eşim(uzun hikaye) dr götürmeyip gereken tedavisini yaptırmayıp ( dindar allahtan gelir herşey ) taki 63 gün sonra kavgalarım sayesinde dr götürmek zorunda kaldı buda uzun hikaye..ben işin tıbbı boyutuna geleyim..7 günlükken tahlilde sarılık ,ara ara kontrole gelin denildi ama 63 gün sonra gittiğimzde çocuk için 2 tahlil vardı..ilk tahlil aynıgün aynı hastaneden ..2.tahlil ankaraya gideceği sonucun 2/3 gün sonra çıkacağını söylediler..aynı gün çıkan sonçta ankaradan gelen sonucu hiç beklemeyin,bu cocuğun karaciğerle safra kanalları arasında önemli bir sorunumu var.acilen tam teşekkülü bir hastaneye gidin dedi..1 gün sonra başkent hastanesine giriş yaptık,orda yapılan tetkiklerde çocuğun doğuştan safra kanalarının olmadığı teşhisi konuldu ( bilier atrazi ),ameliyat oldu vss..çokta yaşamadı öldü..ben eşimi çocuğun sarılık takibinin yapılmadığını benim bütün yalvarmalarıma karşın götürmediğini benide engellediğini,gerekli tedaviden kaçırılıp erken teşhisi engellediği ve buyüzden evladımın ölümüne sebeb olduğunu dair savcılığa suç duyurusunda bulundum..bütün tıbbı evrakları savcılıp toplatıp adli tıpa yolladı..10 ay oldu olacak sonuç bekliyorum..sizce bu zaman içerisinde tedavisi yapılıp yapılmadığı takip ettirilmediği ortaya çıkarmı..geçende öylesine sonuç çıktımı die aramıştım adli tıptaki kişi sanki içinde de ihmalde olabileceğini,ameliyat hatası var gibi de mırıldandı gibi.ama kesin sonucun bana ulaşacağını ..sonucun üst kurula gönderildiği söylendi,bu nedemek olabilir?? siz ce ihmal varmıdır..o kadar zaman sağlık kuruluşlarından uzak tutulması çocuğun karaciğer yetmesliğene girebilirmi..ölüm sraporunda..
karaciğer yetmezliği/bilier atrazi/opera bilier atrazi yazı vss...
Bu hastalığın ameliyatla iyileşme şansı zaten %50 olduğu için cerrahi bir hata olduğunu kanıtlamak imkansız gibidir. 7.günde çıkan sarılık için ileri bir araştırma yapılmaz, normal kabul edilir. Bir aylıkken hastaneye götürmeniz gerekirdi. 63 güne kadar beklemeniz sizin (eşinizin) kusuru. Bu taksirli (ihmal ile yapılan) suçlar içine girer ama yaptırımı olur mu bilemem, hukukçular yardımcı olabilir. Ancak bu hastalıkta 63 gün çok geç sayılmaz, bebeğinizin kurtulma şansı olsaydı bu ameliyatla da kurtulurdu. Eşinizin ihmaliyle bebeğinizin ölümü arasında illiyet bağı olmadığından, bir yaptırım çıkacağını sanmıyorum.
Sonuç: Her ne kadar akıl dışı da bulsak eşinizin kaderci anlayışı (bu vakaya özgü) doğru çıkmıştır.
peki doktr bey, adli tıpı aradım dosyamı sorgulattım, bir üst kurula gönderilmiş bu nedemek oluyor acaba?
Hukukçulara sormak gerek. Benim bir bilgim yok.
Adli Tıp Kurumu'nun teşkilatı bünyesinde şube müdürlükleri, grup başkanlıkları, ihtisas daireleri ve ihtisas kurulları vardır. Sizinle ilgili dosya şu anda üst kurul olarak muhtemelen ihtisas kurulundadır. Zira doktor, hastane ihmali, hatası, kusuru, malpraktis bulunup bulunmadığı konuları ihtisas kurulları tarafından incelenmektedir.
Devlet hastanesinin ihmali var mıdır? sorunuza gelince; burada hastanenin yada doktorun, sağlık personelinin kusurunun bulunup bulunmadığı konusundaki kıstas, hastane ve sağlık personeli tarafından üzerine düşen bütün yükümlülüklerin, mesleğin ve kişinin uzmanlık bölümünün ve derecesinin gereği ve tıbbi teknolojinin imkanları ölçüsünde ne kadar yerine getirildiği, ölüme neyin sebebiyet verdiği, bu sebep ile hangi kişinin veya kurumun davranışında veya tutumunda bağlantı olup olmadığı gibi konulardır. Ölüm olayında sağlık kuruluşu yada personelin kusuru, ihmali, hatasının olup olmadığı, hasta için imkanlar dahilince yapılabilecek bütün tetkik, teşhis ve tedaviler yapılmış olmasına rağmen ölüm olayının yine de gerçekleşip gerçekleşmeme ihtimali de değerlendirilir. Ve ancak bu kapsamlı değerlendirme sonucunda hastanenin kusurunun olup olmadığı tespit edilebilir ki, bunu da ancak tıp bilim dalı uzmanları yapabilir.
Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek sonuca göre, savcılığa vereceğiniz bir dilekçe ile Yüksek Sağlık Şurası'ndan da rapor istenilmesini talep edebilirsiniz.
Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek sonuca göre, savcılığa vereceğiniz bir dilekçe ile Yüksek Sağlık Şurası'ndan da rapor istenilmesini talep edebilirsiniz.
teşekkür ederim,fakat ben zaten savcılığa suç duyurusunda bulunmuştum ona bağlı olark savclık araştırıyor..sizin yukarda dediğiniz şey farklımı?
Siz dilekçenizle suç duyurusunda bulunmuşsunuz, ben Savcılık'a vereceğiniz başka bir dilekçe ile başka bir uzman kurumdan da rapor istenilmesinden bahsediyorum. Savcılık tabii ki araştırma yapıyordur ama bu araştırmada toplanacak deliller konusunda talepte bulunabilirsiniz.
Kişilerin hukuk kurallarını, yargılama usullerini bilmemesinden hak kaybına uğramaması için bir hukukçudan, avukattan yardım almalarını sürekli öneriyoruz. Bu nedenle aynı öneriyi size de bulunuyorum.