hastane düzenlemesine göre bir hasta yada hastanın yanındaki kişi doktor secme hakkı varsa hemşireyide secebilir
yada mahkemeki hakime reddi hakim talebiile başka hakim secebiliyorsa hemşireyide secme hakkı bence vardır
Printable View
Siz bu keyfi tercihleri yaparken kadın ölürse sonra çamurluk yapıp; "karım neden öldü, zamanında müdahale edilseydi ölmezdi" şeklinde çamura yatmayacaksınız değil mi? Konu zevk şevk değil, insan hayatıdır. Ne bir doktor ne bir hemşire karınızının cinsel organına hayran değildir. Binlerce görmüştür. Üstelik sapık muhafazakar zihniyet gibi değil, sadece bir madde olarak, bir insan olarak görmüştür. Hasta cani bir katil dahi olsa hipokrat yemini onu hayata döndürmeye yemin etmiştir. Anladın mı ey örümcek kafa.
Tıp bir bilimdir. Bilimde kadın erkek farkı gözetlimez. (metabolizma farkları hariç). Müdahale edilmesi gereken kişiye HASTA denir ve müdahale edilir. Amaç bir insan cinsiyetini kurtarmak değil, bir insanı kurtarmaktır. Bu bağlamda x cinsiyete y cinsiyet müdahale edebilir mi şeklindeki yorumları bağnazlıkla suçluyorum.
İnsanı hayata bağlayanın her hangi bir cinsiyet olması beni çok ilgilendirmiyor. Beni kadavrada göreceğine, yaşama döndürürken görsün her kimse ! Unutmayınız ki insan hayatı KUTSAL'dır.
SONUÇ olarak; Burada İNSAN HAKLARI , HASTA HAKLARINA üstündürdür diyebiliriz !
Ne gariptir ki, hastanın hekim seçme hakkı sırf cinsiyet kıstası üzerinden değerlendiriliyor ve bu konu burada tartışılıyor. Ancak bu hakkın getiriliş amacı aslında nedir?
Bence burada önemli olan yine hastanın yararıdır. Hastanın tedavisi boyunca en iyi verimi alacağı doktoru kendisinin tespit edebilmesi ve seçebilmesidir. Örneğin tedavisi sürecinde kontrol amacıyla hastaneye başvuran hasta tesadüfi bir doktor tarafından kontrolünün yapılması yerine tedavi yolunu seçen ve bunu uygulayan doktor tarafından kontrolünün yapılmasını isteyebilir. Yada poliklinikteki hekim listesine göz atarak kimlik, görev ve ünvanlarından yararlanarak bir hekim seçebilir. Yada tedavisini yürüten dokturu herhangi bir sebeple değiştirmek isteyebilir.
Sırf hemcinsiyet olmadığından dolayı elbette hasta hekimi reddederek kendi cinsiyetinden olan bir hekimi seçebilir, buna kimse engel olamaz. Ama bakanlık da bir poliklinikte aynı uzmanlık dalları için hem erkek hem kadın hekim çalıştırmak zorunda da değildir.
Mahkemede reddi hakim talebi her koşulda öne sürülemez ve her koşulda bu talep kabul edilmez. Her hukuk müessesesinde olduğu gibi koşulları ve kuralları vardır. Söze konu hak "hastanın hekimi seçme hakkı" olarak düzenlenmiş olup buna kıyasla hastanın hemşire seçme hakkından da bahsedilebilir olsa idi bu hak "hastanın sağlık personelini seçme hakkı" şeklinde de düzenlenebilirdi. Bu şekilde "şu varsa bence bu da vardır" şeklinde hukuk kuralı düzenlenemez ve yorumlanamaz.Alıntı:
demcin rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
hastane düzenlemesine göre bir hasta yada hastanın yanındaki kişi doktor secme hakkı varsa hemşireyide secebilir
yada mahkemeki hakime reddi hakim talebiile başka hakim secebiliyorsa hemşireyide secme hakkı bence vardır
Sağlık Hizmeti Sunumunda Poliklinik Hizmetlerinin Hastaların Hekimini Seçmesine Ve Değiştirmesine İmkân Verecek Şekilde Düzenlenmesi Hakkında Yönerge'de de yalnızca hastanın hekimi seçme hakkının kullanabilme imkanından yararlanabilmesi için bir takım düzenlemelere yer verilmiştir. Burada da hekim dışındaki sağlık personelinden bahsetmemiştir. Çünkü bu hakkın temelinde kadın-erkek ayrımını gözetilmemiştir, hastanın menfaati ve hekimini belirleyerek manevi mutluluğunu sağlamak amaçtır. Hastanın tedavisi hekim tarafından yürütüldüğü için hekim seçme hakkı denilmiş ve diğer sağlık personeli kapsam dışı bırakılmıştır.
Evet bu Türkiye'nin önemli bir sorunudur.
Bence sorun kökten halledilsin.
Bir erkek doktor/hemşire bir bayan hastayı muayene ederken aynadan muayene etmek ve içi dikenli kalın eldiven takmak zorunlu olsun ki kendini kaptırıp kontrolden çıkmasın. Haddini bilsin.
Erkek doktor/hemşire, muayeneyeye / iğne vurmaya başlamadan önce hastanın kocasına peşinen 3 yumruk atma yetkisi verilsin ki, testi kırıldıktan sonra iş işten geçti denmesin.
Çakma hocalar da oturup bu konuda hadis uydurup milleti keklesin.
Son olarak da Başak Hanıma bu bildirilsin ve Başak Hanım da imzasının altına 72 fontla reklam yazıp okuyucunun gözüne gözüne soksun.
Sayın Fischer,
Daha çok fırın ekmek yememiz lazım...
Başak hanım soruma verdiğiniz cevap için teşekkürler.
Yorumlara bakınca hep doktor yada erkek hemşire şuçlu bulunmuştur , yönetmeliği ihlal etmekle suçlanmıştır. Ne gariptir ki hiç kimse doktorun yada erkek hemşirenin mağdur edildiğini umursamıyor. Hastanede o saatte yada o gün bayan hemşire yoksa ne olacak??? Yönetmeliğe göre nöbetçi hekim sırf vatandaşın yönetmeliğe göre kendisine müdahale edecek personeli seçme hakkı var diye evinden nöbetçi olmayan bir bayan hemşireyi mi çağıracak??? Madem yönetmelik ve yasadan bahsediyoruz o zaman buyrun biraz tuzda benden...
1-Hastanın şikayeti soğuk algınlığıdır ve acil değildir. Bu durumda Hekim hastaya hiçbir müdahalede bulunmak zorunda da değildir. Kanaat hekime aittir ve hiç bir güç hekimin kanaatini sorgulayamaz, ancak adli bir olay olması durumunda bu kanaati sorgulanabilir.
2-Hekimin hastayı reddetme hakkı vardır. Ancak hastanın durumu hayati öneme haiz ise yerine başka bir meslektaşı bakmak üzere hastayı devralana kadar hastadan sorumludur.
3-Arkadaşlar lütfen dikkat Hasta Hakları sadece bir yönetmeliktir. Ancak hastanın kendisi bile değil boşandığı eşinin hekime ve sağlık çalışanlarına Türk Ceza Kanunu ve 657 sayılı devlet memurları kanunu başta olmak üzere bir çok yasayı ihlal ettiği gerçeğini göz ardı ediyoruz...Yasal olarak şuç işleyen hasta yakını mazeret olarak yönetmeliği öne süremez. Amir konumda olan yasadır. 4-Devlet memuru vatandaşa hizmet etmekle mükalleftir, ancak herkesin aynı haktan yararlanmasını sağlamakla yükümlüdür. Hekim olarak hiç bir hastasının bir diğerinden ayrımı olamayacağına göre ve hiç bir kimseye bireysel garezi olamayacağına göre, acil koşullarında gerçekten acil olan Kırmız ve Sarı kod taşıyan hastalar varken, acil olayan bu vakada onada hekim olarak rahatlatabilmek ağrısını hafifletebilmek adına tedavi uygun görmesini en acil olmayan vakaya bile müdahale etmek istemesini takdir ve saygıyla karşılayacağınıza derhal ceza verilmesini istemeniz çok abes geldi bana...
Herkese adilane ve azami fayda anlayışıyla çalışan bir camiaya bu kadar agresif yaklaşmak kimseye bir şey kazandırmaz...
Unutmayınız her türlü maddi ve manevi olumsuzluklar ortasında gecede 800 ila 1400 hasta bakmak zorunda bırakılan ve arada bu tür asılsız ve mesnetsiz iddialarla yıpratılmaya çalışan bir hekim topluluğundan bahsediyorsunuz...
Yılmaz ÖZDİL ne güzel söylemişti; '' Bu ülkede Başbakanlık yapan doktor vardır, ama doktorluk yapan başbakan yoktur...''
Hastanın yönetmelik gereği hekim seçme hakkı vardır doğrudur, ancak bu hak yasa ile güvence altına alınmış ve düzenlenmiş olan bir başkasının haklarının gasp edilmesine ve yapılması imkansız şeylerin yapılmasını istemek ve bunun olmaması karşısında kendisine hizmet etmek için orada bulunan çalışana küfretme hakkını kimseye vermez.
Öte yandan bir başka bakışla soğuk algınlığı nedeniyle acil vaka olmadığı halde acile gelen hasta yönetmelikle kendisine tanınmış olan olan hekim seçme hakkı noktasındaki tercihini o günkü nöbetçi hekim ve sağlık personelinden yana kullanmıştır.
O saatten sonra kullanmak istemiyorsa acilden ayrılıp bir başka sağlık kuruluşuna giderek başka bir seçimde yapabilirdi. Ama asla ve kat'a hekime küfretmek gibi bir hakkı yoktur.
Saygılar...
Milletler Aydaki ,Güneş sistemindeki yeraltı kaynaklarını nasıl ele geçiririm ,nasıl İstifadeye sunup,milletimi zenginleştiririm diye Kafa Yorarken;
Biz ise Kadın Hastaya erkek Doktor Bakabilir mi ,Bakamaz mı Diye Tartışmalar içindeyiz.
İmkan varsa ,Hastane de aynı branştan doktor varsa olabilir.Yoksa ,kadının durumu da acilse NE OLACAK?
GEÇ MÜDAHALEDEN dolayı öldüğünde SORUMLULUK KİMİN ÜZERİNDE kalacak?