Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Malum 4 Aralık'da yani iki gün sonra eczaneler eylem yapacak, o gün nöbetçiler dışında hiç bir eczane ilaç satmayacak. Neden? Çünkü ilaç fiyatları yaklaşık %50 oranında düşecek.
Eczacılar eylemlerinde haklı olduklarını, üstelik halkın da bu eylemlerini desteklediğini söylemektedirler. Bilinçli hiç bir vatandaş eczacıların bu eylemini desteklememektedir.
Eczacılar halkı kandırıyor. Diyorlar ki; stoklarımızda tuttuğumuz ilaçları aldığımızın yarı fiyatına satacak ve zarar edeceğiz. Hayır, koca bir yalan! Bu konuda hükümet ve ilac firmaları eczanelerin zarar etmesini önleyici gerekli tedbirleri almıştır. Bu nedenle bir zararları olmayacaktır.
Peki nedir öyleyse eczacıların böyle feryat figan etmesinin gerçek nedeni?
Cevap gayet basit. İlaç fiyatları yarı yarıya düşeceğinden bugün bir günde 10.000.-TL ciro, 2000 TL brüt kar yapan bir eczane 4 Aralık'dan sonra günde 5000 TL ciroya ve 1000 TL brüt kara razı olacak. Yani karlar yarı yarıya azalacak. İşte bu feryat figanın arkasındaki gerçek budur!!!
Burada kamu yararı esastır, eczacının karı değil! Bu durumda halkın eczacıların bu eylemlerini desteklediğini söylemek için insanda biraz yüz olmalı. Gözlerini toprak doyursun!
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Günde 10.000TL ciro yapan eczane nerede varmış?
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı
Günde 10.000TL ciro yapan eczane nerede varmış?
Hakkarı'de değil tabii:) Bugün 10.000.-TL ciro büyük şehirlerde orta-üst sınıf bir eczanenin ortalama cirosudur. Kutusu 1000 TL'nin üzerinde ilaçlar olduğunu, bir reçetede birkaç yüz liralık ilaç olduğunu düşünün. Abartılı rakamlar değildir bunlar.
Eczacının karı düşmesin de fakir fukara halk ilaca daha fazla yüzde ödesin. Mantık mı bu!
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı
Hakkarıde değil tabii:) Bugün 10.000.-TL ciro büyük şehirlerde orta-üst sınıf bir eczanenin ortalama cirosudur. Kutusu 1000 TL'nin üzerinde ilaçlar olduğunu, bir reçetede birkaç yüz liralık ilaç olduğunu düşünün. Abartılı rakamlar değildir bunlar.
Eczacının karı düşmesin de fakir fukara halk ilaca daha fazla yüzde ödesin. Mantık mı bu!
Peki her eczacı bu ciroyu yapıyor mu?
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
Av.Ferda Aydın rumuzlu üyeden alıntı
Peki her eczacı bu ciroyu yapıyor mu?
Eğer sözünü ettiğiniz eczahaneler; klinik poliklinik, hastahane yakınındaysa çok tabi..
Meslektaş olduğumuz için bilirsiniz ki; Adliye yakınında noterlik yapan kişinin en asgari yevmiye sayısı en az kaçtır?
-Bir yılda-
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Konu başlığı dışında Hakkarili arzuhalciye katılıyorum. Konuyu eczacının kazancını tartışmaya açmak olarak görmemek lazım.
Örneğin Roche firmasının sanırım adı rekorman olan böbrek ilacı bildiğim kadarıyla 900 TL civarında. Eczacılar ise işin uyanıklığını bulmuşlar, ellerindeki stokları ilaç firmalarına (ecza depoları vasıtasıyla) geri gönderiyorlar. Burada asıl mağdur olan ilaç firmalarıdır, eczaneler değil. Çoğu ithal ve isviçre frangı ile gelen bu ilaçlarda kur farkları bile ilaç firmalarını zarara sokuyor. Türkiye'de üretim yapan ilaç firmaları da hammaddeyi yine isviçre frangı üzerinden aldıklarından maliyet düşmüyor. Üstelik bir ilacı kutu ve hammadde olarak değerlendirmemek lazım, bunun büro hizmetleri, ilacın doktorlara tanıtımı için görevli tıbbi mümessillerin giderleri de eklenince maliyet yükseliyor. Ve açıkçası bu giderlerin hiçbirinde tasarruf yapılamaz. Doktora ilacın yararları anlatılmadığı sürece, doktorların tüm ilaçları tek tek taraması mümkün değil ve zaten farmakoloji bilim dalının işi.
Ben hükümetin ilaç fiyatlarıyla bu kadar uğraşmasının nedeni olarak şunu görüyorum;
AKP'li işadamları bu sektöre giremedi, çünkü ilaç patenti durumu söz konusu... Onlar da bu piyasayı düşürmek ve gerekirse düşen bir ilaç firmasını satın alarak ilaç sektörüne de damga vurmak amacını taşıyorlar.
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
Av.Ferda Aydın rumuzlu üyeden alıntı
Peki her eczacı bu ciroyu yapıyor mu?
Ferda hanım, sorunuzdan keşke hukuk yerine eczacılık bitirseydim der gibisiniz:))
Bu konuda en iyi yerler ana caddeler ile hastane civarları. Her ikisi bir arada ise dokunmayın eczacının keyfine:) Örneğin Çapa, Haseki Hastenelerinin karşılarındaki eczaneler. Ancak oralarda da kiralar astronomik tabii.
Hepsi bu ciroyu yapacak diye bir şey yok elbette. Ancak günlük ciro 2000 TL altında ise çok küçük yerler hariç o eczaneyi yürütmeniz olanaksızdır.
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
litigation rumuzlu üyeden alıntı
Ben hükümetin ilaç fiyatlarıyla bu kadar uğraşmasının nedeni olarak şunu görüyorum;
AKP'li işadamları bu sektöre giremedi, çünkü ilaç patenti durumu söz konusu... Onlar da bu piyasayı düşürmek ve gerekirse düşen bir ilaç firmasını satın alarak ilaç sektörüne de damga vurmak amacını taşıyorlar.
Çok doğru FORYOU mağazalarının - sahibi bakanlardan biridir- kurulma amacı recetesiz ilaç skalasını genişletip satmaktı ama bahsettiğiniz nedenlerle yapamadılar ve tüm magazalar kapandı.
For you olacaktı FOR ME ama su testisi su yolunda kırıldı :):) nothing oldu.
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı
Ferda hanım, sorunuzdan keşke hukuk yerine eczacılık bitirseydim der gibisiniz:))
Bu konuda en iyi yerler ana caddeler ile hastane civarları. Her ikisi bir arada ise dokunmayın eczacının keyfine:) Örneğin Çapa, Haseki Hastenelerinin karşılarındaki eczaneler. Ancak oralarda da kiralar astronomik tabii.
Hepsi bu ciroyu yapacak diye bir şey yok elbette. Ancak günlük ciro 2000 TL altında ise çok küçük yerler hariç o eczaneyi yürütmeniz olanaksızdır.
Biliyormusunuz sayın meslektaşım; Tüm idealim tıp okumaktı..Ailemin hemen tüm üyeleri gibi..Hiç eczacılık mesleğini düşünmemiştim. Hukuk 13.tercihimdi...:))
Cevap: Eczacıların gözünü toprak doyursun!
Alıntı:
Av.Ferda Aydın rumuzlu üyeden alıntı
Meslektaş olduğumuz için bilirsiniz ki
Keşke meslektaş olsaydık, olabilseydik. Bunu derken siz neden arzuhalci değilsiniz demiyorum tabii ki..:):DD Ben avukat olamadığıma hayıflanıyorum. Sanki Hakkari'de Okusfort vardı da biz okumadık:DD
Rahmetli Sabancı'nın bir kitapçığında okumuştum: "Ne iş yaparsanız yapın, yaptığınızın en iyisi olun"
Ben de öyle olmaya çalışıyorum. Burada diğer arzuhalci arkadaşlar önünde daktilo, çay boş otururken benim önümde vatandaş kuyruk oluyor dava dilekçesi yazdırmak için. Neden? Çünkü yaptığımın en iyisini yapmaya çalışıyor, bütün gün hukuk kitapları karıştırıyorum.